İş yerinde yaşanan sıkıntı iletişim hâllerini orada bırakıp hayatımıza devam edebilir miyiz? Pek inanmıyorum buna.
İş hayatının karşılıklı sorgulama, sağlıklı geribildirim, gereği kadar kontrol ile sürdürülebilir olduğuna çok inanıyorum. Fakat bizim geribildirim ve kontrol konusunda mevcut kültürümüz derin yanılgılar barındırıyor.
Ağırlıklı olarak bu süreci toksik iletişim boyutuna çeken davranışlar yer etmiş iş yaşamımızda.
Biz olabilme zekâmızın en büyük yarayı aldığı bu ilişkiler zaman içinde iyileşme ihtimali azalan bir hastalık gibi sarıyor yapıları
Bir noktadan sonra zorunlu olarak hücreleri kaybederek, keskin müdahaleler yaparak ilerleme yolu kaçınılmaz oluyor.
Telafisi büyük bedeller ödeten bazı davranışları fark edip erken önlem almak kıymetli. Bakalım neler yapılıyor da ilişkiler toksik hale geliyor?
Mikro Yönetici Tutumu
Her yapılan işin her yönünü aşırı kontrol ederek özerklik ve yaratıcılığı bastıran şüpheci yöneticiler. Özellikle yeni nesillerin tahammül edemediği ve çok hızlı veda ettiği yönetici tipi. Denegede ve sağlıklı kontrol bir kültür. Bu kültür inisiyatifi tartarak alan sorumlu bir yapıya zemin hazırlar.
Ben Yaptım Sevdalıları
Başkalarının çalışmalarının övgüsünü alarak iletişimi ve motivasyonu bozan iş arkadaşları,yöneticiler. Bütünün hedef ve sonuçlarından ziyade kendi başarısını ve imajını ön planda tutanlar. Bilemezler ki hep ben yaptım ile ilerlemek bir gün büyük sorunlarda başlarına çorap örecek. Etraflarında yapan kalmayınca "sen yaparsın" ile karşı karşıya kalacaklar.
Sağlıklı ego hepimize iyi gelecek.
Suç Avcısı
Hatalar ve başarısızlıklar için başkalarını suçlayarak sorumluluktan kaçınanlar. Hayatın her alanında sığındığımız bir liman suçlu bulmak. Nasıl olsa aday çok. Sürekli suçlu arayanlar bir gün o parmakların kendilerine dönmesinden kaçamazlar.
Tutarsızlar
Açık olmayan talimatlar ve sık değişen talepler ile stres yaratanlar. Bugün böyle, yarın başka. Düşünmeden, irdelemeden "haydi hemen şimdi!" ile başlayıp
"aslında ben böyle istedim"
"vazgeçtim böyle olsun"
söylemleri ile kafa karıştıranlar.
Bir de hiç bir açıklama yapmadan, sadece söylediğini unutmuş gibi bambaşka şekilde yeni bir taleple ortaya çıkanlar.
Bir an takdir ettiklerini aniden yok sayanlar.
"Harika olmuş" tan "hiç olmamış"a ışık hızı ile geçiş yapanlar.
Yalnız kalacaklar!
Bir süre sonra bunu tolere edebilen olmayacak.
Zorbalıktan Beslenenler
Çalışanları kontrol etmek için korkutma, aşılama ve saldırganlık kullananlar, otoritenin asıl kaynağının netlik ve bilgi olduğundan bihaberler. Korku kültürü ile yönetmek devri bitti bitiyor.
Kim Daha İyi! Pompacıları
Takım içinde gerilim yaratacak yıkıcı rekabeti tetikleyerek kendi gemisinde savaş çıkaranlar. Gemi batarken boş boş semaya bakacaklar.
Hata Odaklılar
Hataları aşırı derecede odaklanarak bütünden kopanlar. Bütünün güzelliğine darbe vuranlar her zaman "ne oldu!" diye baka kaldıkları bir zamanı yaşayacaklar
Dokare Liderlik Okulu
https://www.youtube.com/@DokareTeknoloji
https://www.linkedin.com/company/dokare